25 Ocak 2012 Çarşamba

Tamam mı? Devam mı? | Rakip Olympiakos

Başlıktan da anlaşılacağı gibi daha 2. maçımız olmasına rağmen Top 16 grubumuzda her şeyin şekilleneceği maça çıkıyoruz. Kazanırsak Efes mağlubiyetini unutacağız ve Efes'in de Cska'ya yenilmesiyle birlikte tekrar iddialı konuma geleceğiz. Burada 3 takımın (Galatasaray-Efes-Olympiakos) kendi evlerindeki maçları kazanma durumunda 2'şer galibiyet alma ihtimali olduğu ve 3'lü averaj hesapları döneceği için maçın sonucu da çok önemli. 5 sayı ile kazanmakla 10 sayı ile kazanmak arasındaki fark gruptaki kaderimizi belirleyebilir, bunun bilincinde olmalıyız. Kaybedersek ise gruptan çıkmamız mucizelere kalıyor ama sene başından beri hedefimiz Top 16'ydı ve bunu başardık, unutmayalım.


PG: Evangelos Mantzaris - Acie Law - Kostas Sloukas
SG: Vassilis Spanoulis - Martynas Gecevicius
SF: Kostas Papanikolaou - Michalis Pelekanos
PF: Pero Antic - Georgios Printezis
C:  Richard Dorsey - Kyle Hines - Andreas Glyniadakis

Olympiakos grup maçlarında zayıf kadrosuna rağmen kolay bir grupta olmasının da avantajıyla gruptan çıkmayı başarmıştı. Bunun temel nedeni hadlerini bilerek oynamaları ve Ivkovic'in bu kısıtlı kadroyu çok iyi kullanmasıydı. İstatistiklere baktığımızda; Olympiakos'un kısıtlı kadrosuna rağmen hücumda en verimli takımlardan biri olduğunu, pota altı atışlarını en sık kullanan 3. takım olduklarını ve en az top kaybı yapan 5. takım olduklarını görebiliyoruz. Şimdi Acie Law ve Richard Dorsey takviyeleriyle biraz daha kalbur üstü ve hücumda opsiyonlu bir takıma sahipler.

Guard rotasyonlarında Mantzaris ve Sloukas işin savunma yönünü üstlenirken, Sloukas ceza atışlarını da yüksek yüzdeyle sokan bir oyuncu. Burada Acie Law'ın hücumdaki verimliliği onlar için çok önemli olacak, zira o verimli olmadığında bu bölgeden skor katkısı almaları çok zor. 2 numarada Spanoulis takımın yıldızı, yedeği Gecevicius ise hücumda sorumluluk alabilen bir oyuncu. Bu maçlık avantajımız şu olabilir, Lakovic bu maç undersized kalmayacak çünkü eşleşeceği oyuncular da kendi fiziğinde oyuncular olacak. Yine 2 eski takım arkadaşı ve yakın arkadaş Jamon Gordon - Spanoulis eşleşmesini de merakla bekliyorum. Ama bu maç özelinde savunmada fizik zaafiyetini saklayabileceğimiz Lakovic'in daha fazla süre almasını bekleyebiliriz. Çünkü rakipte, parkede aynı anda baskı yapmamız gereken sadece 1 oyuncu (Spanoulis ya da Law) bulunacak, bu da Lakovic'in süresini ve verimliliğini arttırabilir. Bu anlattıklarım doğrultusunda Tutku'nun eksikliğini en az arayacağımız maç bu olabilir çünkü rakibin de çok derin ve yetenekli bir guard kadrosu bulunmuyor, burada ağır basıyoruz.

3 numara Olympiakos'un hücum katkısı beklemediği, savunma ve biraz da ribaund katkısı beklediği bölgesi... Burada normalin aksine Papanikolau'dan ekstra skor bulmalarını önlersek Shipp ile bir adım öndeyiz. Yine karşımızda hücumu zayıf ve miss matchupları değerlendiremeyecek 3 numaralar olduğu için, Jamon Gordon'ı zaman zaman 3 numarada kullanıp topa baskıyı arttırıp hücumda da daha yaratıcı bir kimliğe bürünmemiz de muhtemel...

Pota altı mücadelesi ise bu maçın kaderini belirleyecek nokta. Eğer burada Olympiakos uzunlarına yenilmezsek, diğer bölgelerde üstün olduğumuz için maçı kazanma ihtimalimiz bir hayli artacak. Pero Antic'i yakından tanıyoruz. Hücumda ve ribaundlarda etkili bir oyuncu... Songaila ile fizik olarak da tam olarak eşleşiyorlar, kim üstünlük sağlayacak merak ediyorum. Printezis ise undersized olmasına rağmen atletikliği ve enerjisi ile takıma faydalı olan ve kendisine hazırlanan pozisyonları bitirebilen bir oyuncu. Hücum gücü normalde kısıtlı, tabii kendisini James Gist savunmuyorsa... Burada Shumpert-Printezis eşleşmesinde avantaj sağlayacağımızı düşünüyorum. Bu arada "Yeni uzunumuz Savovic süre alır mı, süre alırsa nasıl bir katkı yapar? sorusunun cevabı da önem arzediyor. Tabii onu "4 olarak mı, yoksa 5 olarak mı kullanacağız?", bunu şuan sadece Oktay Mahmuti biliyor. 5 numara pozisyonunda ilk 5 başlattıkları Dorsey atletizm, ribaund, blok katkısı yapabilen bir uzun ama hücumda çok etkili değil. Bu maç asıl önlem almamız gereken uzun (?) ise Kyle Hines. 1.98 boyuna rağmen kanat uzunluğuyla ve atletizmiyle 5 numara pozisyonunda oynayan, savunmada Nenad Krstic'i tutabilecek kadar etkili, hücumda tam saha slalom yapıp bitirebilecek kadar yetenekli... Diğer takımlara nazaran özellikle savunmada çok sorun yaşayacağımızı sanmıyorum çünkü elimizde Luksa Andric gibi Kyle Hines kadar olmasa da ayakları çok çabuk bir uzun var. Ama hücumda ikili oyun savunmasını çok iyi yapabilen Kyle Hines'a karşı uzunlarımızdan nasıl katkı alabiliriz? Bu büyük bir soru işareti olarak önümüzde duruyor.

Maçla ilgili değinmemiz gereken en önemli noktalardan biri de şüphesiz Galatasaray taraftarı olacak. Şimdiye kadar Abdi İpekçi'de çok defa unutulmaz performanslar sergileyen Galatasaray taraftarı; en sevdiği yer olan Avrupa arenasında, oynamayı en sevdiği ülke olan Yunanistan takımı ile karşılaşacak. Bu maçtaki tribün performansının gelmiş geçmiş en iyiler listesine en tepeden gireceğine hiç şüphem yok.

Özetlemek gerekirse; kadro olarak zayıf olduğumuz yerlerde çok güçlü olmayan bir rakiple oynuyoruz ve hem kağıt üstünde ufak bir farkla ağır basıyoruz, hem de taraftar gücü, Türk-Yunan maçı atmosferi, Olympiakos'un zayıf deplasman karnesi gibi dış faktörler nedeniyle ağır basıyoruz. Bu ortamda bu çok önemli maçı kazanacağımızı düşünüyorum, bu maçta orada olamayacağım için ne kadar üzüldüğümü anlatacak kelimeleri ise bulamıyorum.

DAĞ BAŞINI DUMAN ALMIŞ !