22 Ekim 2011 Cumartesi

Euroleague 1. Hafta | C Grubu Genel Görünümü

Emporio Armani Milano 89-82 Maccabi Tel Aviv

Haftanın en çekişmeli geçmesi beklenen maçında gülen taraf Armani Milano oldu. Açıkçası son lig maçında pek iyi sinyaller vermeyen Milano'nun oturmuş kadrosu ve sistemi olan Maccabi'yi yenmesi çoğumuzu şaşırttı.

Milano'da Malik Hairston ve Danilo Gallinari ikilisi müthiş performanslarıyla takımı taşırken, Milano Fotsis ve Drew Nicholas gibi oyunculardan istedikleri katkıyı alamamasına rağmen kazandı, en önemli nokta da bu olsa gerek. Kağıt üzerinde hiç de fena bir kadrosu olmayan Milano Maccabi'yi yenerek de en zor grup olan C Grubu'nda çıkmak için büyük avantaj sağladı.

Maccabi ise geçen seneki kadrosundan sadece Chuck Eidson ve Jeremy Pargo'yu kaybetmesine ve onların yerine de Papaloukas ile Farmar'ı almasına rağmen ilk maçta hayal kırıklığı yarattı. Yine de David Blatt ve sistemi sayesinde Maccabi'nin gruptan rahatça çıkacağını söyleyebiliriz. Tabi bu maçta oynamayan yeni transfer, müthiş skorer Keith Langford'u da unutmayalım. Kısacası bu yenilgiye rağmen Maccabi hala F4'ün en ciddi adaylarından biri...


Spirou Charleroi 76-100 Real Madrid

Haftanın en rahat geçen maçında Real Madrid Belçika deplasmanında 100 sayı atarak galibiyete ulaştı.

Llull, R.Fernandez, Carroll, Suarez, Pocius gibi kısalara sahip olan Real Madrid'de bu 5 oyuncudan her maç 3'ü iyi performans sergilese herkesi yenebilecek durumdalar. Pota altında da Reyes, Mirotic, Tomic, Begic gibi isimlere sahipler. Onlar da bu ölüm grubundan rahatlıkla çıkacaklar gözüküyorlar ama önlerindeki 2 maç yerlerini belirlemede bize fikir verecek. Rudy kadrolarında olduğu sürece grup liderliği ve F4 şansları sürüyor.

Demond Mallet'in müthiş oynadığı bir günde bile fark yemekten kurtulamayan Spirou içinse bu grubun tek iyi yanı bu kadar güçlü takımlarla maç oynayabilme tecrübesi olacak sanırım.


Partizan 73-84 Anadolu Efes

Avrupa'nın en zor deplasmanlarından birine konuk olan Anadolu Efes geçen seneden sonra bu sene de burada galibiyetle dönmeyi başardı. İlk yarıda dengede giden maçı koparan olaylar Pekovic'in 3. periyotta 4 faul alarak kenara gelmesi ve buna bağlı olarak Partizan'ın bu periyotta sayı üretememesi oldu.

Partizan bu sene de önceki senelere benzer şekilde yine Pekovic + Acie Law'ın yanına genç oyuncuların adapte edildiği bir takım olmuş. Bu grupta belki bir şansları olabilir diyorduk ama şu görüntüleriyle evlerinde de Spirou hariç yenebilecekleri takım yok gibi gözüküyor. Yine de oyuncu fabrikası Partizan'a saygı tabiki, bu takımın maçı her zaman izlenir.

Efes ise 2. yarıdaki çok iyi savunmasıyla bu zorlu deplasmandan galibiyetle dönerek olası bir kötü senaryoyu engelledi diyebiliriz. Onlar açısından umut veren şey çok ama pota altında Pekovic faul problemine girmese durum ne olurdu diye düşünmeden edemiyor insan. Ermal'in 10+ süre aldığı bir Euroleague takımı için F4'ün favorisi demek de biraz güç oluyor haliyle...